Konular

Hz Meryem ve Hz İsa İlgili Ayetler

İniş Sırasına Göre


MERYEM SURESİ

İniş Sırası: 44 • Mushaf Sırası: 19 • Mekki Sure • 98 Ayettir

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım.


16. Kİtap’ta Meryem’i de hatırla/Meryem’den de bahset! Hani bir zaman; ailesinden ayrılıp doğu tarafında bir yere çekilmişti.

17. Sonra onlardan yana kendisine bir perde çekmişti. Biz de ona ruhumuzu (Melek Cebrail’i) gönderdik; ona düzgün bir beşer olarak göründü

.

18. (Meryem) dedi ki: “Gerçekten ben senden Rahmân’a sığınırım, eğer sakınan bir kul isen (bana yaklaşma)!”

19. Dedi ki: “Ben yalnızca Rabbinin elçisiyim; sana tertemiz bir oğul armağan etmek için geldim.”

20. Dedi ki: “Benim nasıl oğlum olabilir? Bana hiçbir beşer dokunmamış ve ben de zina/iffetsizlik etmemişken!” (Ki ben asla, Allah’ın koyduğu sınırı/haddi aşmadım!)

21. (Melek) “İşte böyledir” dedi. Rabbin buyurdu ki: “O, Bana göre kolaydır. Onu insanlara bir delil ve katımızdan bir rahmet kılmamız için (böyle yaptık)”. Bu iş olmuş bitmiştir.

22. (Meryem) ona (İsa’ya) gebe/hamile kaldı. Sonra onunla uzak ıssız bir yere çekildi.

23. Derken doğum sancısı onu hurma dalının altına sürükledi. Dedi ki: “Ne olurdu ben bundan önce ölseydim de, unutulup gitmiş olsaydım!”

24. (Ağacın) alt tarafından (bir sesle) kendisine seslenildi: “Üzülme! Rabbin (içmen için) alt yanında bir su arkı var etti.

25. Hurma dalını kendine doğru silkele; üstüne henüz olgunlaşmış taze hurma dökülsün.

26. Artık: ‘Ye ve iç’; ‘Gözün aydın olsun!’ Eğer insanlardan birisini görürsen, de ki: “Ben Rahmân’a oruç adadım: Bugün hiçbir insanla konuşmayacağım.”

27. Böylece onu (İsa’yı) taşıyarak kavmine geldi. Dediler ki; “Ey Meryem! Gerçekten tuhaf bir şeyle geldin.

28. Ey Harun’un kızkardeşi! Baban kötü bir kişi değildi ve annen de iffetsiz biri değildi.”

29. Onu (İsa’yı) gösterdi. Dediler ki: “Biz beşikteki bebekle nasıl konuşuruz?!”

30. (İsa) dedi ki: “Şüphesiz, ben Allah’ın kuluyum. Bana kitap verdi ve beni nebi/peygamber kıldı.

31. Nerede bulunursam bulunayım beni faydalı kıldı. Bana namaz kılmayı, (üretim ve ticaret yaparak) zekat vermeyi emretti. Sağ olduğum sürece...

32. Ve anneme hürmet etmemi/saygılı davranmamı istedi. Ve beni başkaldıran/bir zorba yapmadı.

33. Doğduğum gün, öleceğim gün ve diri olarak yeniden kaldırılacağım gün selâm üzerimedir.”

34. İşte, Meryem Oğlu İsa! Hakkında ayrılığa düştükleri konunun gerçeği budur!

35. Allah’ın çocuk edinmesi (baba olması) olacak şey değildir. Her türlü ihtiyaçtan uzaktır. Bir işe hükmettiği zaman ona sadece “ol” der, o da hemen oluşmaya başlar.

36. (İsa dedi ki): “Şüphesiz ki Allah; benim ve sizin Rabbinizdir. O’na kulluk edin. Dosdoğru yol işte budur!”

37. Daha sonra gruplar kendi aralarında ayrılığa düştüler. Artık o inkâr eden kimselerin vay haline! Büyük bir günü görmekten dolayı...

38. Ne güzel işitirler ve ne güzel görürler Bize geldikleri gün! Fakat bugün o zalimler apaçık bir sapıklık içindedirler.

39. Pişmanlık gününe karşı onları uyar, o zaman iş bitirilir. Onlar gaflet içindedirler ve inanmıyorlar.

40. Şüphesiz Biz yeryüzüne ve üzerinde bulunanlara vâris oluruz. Ve onlar, Bizim katımıza döndürülecekler.

ENBİYA SURESİ

İniş Sırası: 73 • Mushaf Sırası: 21 • Mekki Sure • 112 Ayettir

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım.


91. Ve o iffetini korumuş olanı da!.. Biz ona, (İsa için yarattığımız) ruhumuzdan üfledik. Onu (Meryem’i) ve oğlunu (İsa’yı) âlemler için bir ibret kıldık!

MÜMİNUN SURESİ

İniş Sırası: 74 • Mushaf Sırası: 23 • Mekki Sure • 118 Ayettir

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım.


50. Meryem’in oğlu (İsa’yı) ve annesini de bir ayet/gösterge/işâret kıldık. İkisini oturmaya uygun, temiz ve sulu bir tepeye yerleştirdik!

Medeni Sureler

AL-İ İMRAN SURESİ

İniş Sırası: 89 • Mushaf Sırası: 3 • Medeni Sure • 200 Ayettir

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım.


35. Hani, İmran’ın karısı; “Rabbim! Karnımdaki çocuğu sırf Sana hizmet etmek üzere adadım. Benden kabul et. Şüphesiz Sen hakkıyla işitensin, hakkıyla bilensin” demişti.

36. Onu doğurunca; “Rabbim!” dedi, “Onu kız doğurdum.” -Oysa Allah onun ne doğurduğunu çok iyi biliyordu-. “Erkek, kız gibi değildir. Ona Meryem adını verdim. Onu ve soyunu, kovulmuş şeytandan Senin korumana bırakıyorum.”

37. Rabbi Meryem’i güzelce kabul etti ve güzel bir bitki[1*] gibi yetiştirdi. Bakımını da Zekeriya’ya yükledi. Zekeriya ne zaman onun dairesine[2*] girse yanında bir rızık (yiyecek veya giyecek)[3*] bulur: "Meryem! Bu sana nereden?" diye sorardı. O da “Allah katından! Allah, tercih ettiğine[4*] hesapsız rızık verir!" derdi.

[*1] Meryem validemizin güzel bir bitki gibi yetiştirilmesi, yapısında bitkilere has bir özellik olduğunu gösterir. Bazı bitkilerde hem erkeklik hem dişilik organı olur ve kendi kendini döller. Meryem’in rahmine ruhun üflenmesi ile ilgili iki ayetten birinde (Tahrim 66/12) erkek, diğerinde de dişi zamirin (Enbiya 21/91) kullanılması bunu gösterir. İsa aleyhisselamın örneğinin Adem aleyhisselam olması (Al-i İmran 3/59) ve insanın ilk yaratılışının bitki örneği ile açıklanması (Nuh 71/17), Ahirette yeniden yaratılışın aynı usulle olacağının bildirilmesi (Araf 7/29) bunu ispatlar.

[*2] Mihrab; oda, hünkar mahfili, başoda, sultanın tek başına kaldığı has oda, harem dairesi, insanların oturduğu ve toplandığı yer vs. anlamlarda kullanılır. (Lisân’ul-Arab ve el-Kamus’ul-muhît)

[*3] Rızık sadece yiyecek olmaz. Giyecekler ve her türlü eşya da rızıktır. Bu rızkın, Allah katından olması; Meryem’in yanında yazın kış meyvesi, kışın da yaz meyvesi bulunduğu anlamına gelmez.

[*4] “Şâe = شاء”, bir şeyi var etti, demektir (Müfredât). Allah bazı şeyleri kulunun tercihine göre yarattığından öznesi kul olursa “tercih edip yaptı”, Allah olursa “tercih edip yarattı” anlamına gelir.

38. Orada Zekeriya Rabbine dua etti: “Rabbim! Bana katından temiz bir nesil bahşet. Şüphesiz Sen duayı hakkıyla işitensin” dedi.

39. (Meryem’in olduğu) dairede, namazda kıyamda iken melekler şöyle seslendiler: "Allah sana, Allah’ın bir sözünü onaylayacak; önder, kendine hâkim ve iyilerden bir nebî olacak olan Yahya’yı müjdeliyor.”

40. (Zekeriya): “Rabbim! Benim nasıl oğlum olabilir? İhtiyarlık gelmiş çatmış, karım da kısır!" dedi[1*]. Allah: “Evet, öyle olacak! Ben tercih ettiğim[2*] şeyi yaparım.” dedi.

[*] Zekeriya’nın (as) Allah’tan çocuk isteyip müjdeyi alınca şaşırması, çocuğu kendi için değil de Meryem için istediğini gösterir. Zekeriyya’nın Allah’tan kendisi için temiz bir soy istemesi nden Meryem’i kendi kızı gibi saydığı anlaşılır.

41. Zekeriya; “Rabbim! (Çocuğum olacağına dair) bana bir alâmet/işâret ver” dedi. Allah da şöyle dedi: “Senin için işâret/alâmet, insanlarla üç gün konuşamaman, ancak işâretleşebilmendir. Ayrıca Rabbini çok an, sabah akşam tesbih et.”

42. Hani melekler: “Ey Meryem! Allah seni seçti. Seni tertemiz yaptı ve seni dünya kadınlarına üstün kıldı.”

43. “Ey Meryem! Rabbine divan/kıyam dur. Secde et ve (O’nun huzurunda), rükû edenlerle beraber rüku et” demişlerdi.

44. (Ey Muhammed/Ey İnsan!) Bunlar sana vahyettiğimiz gayb haberlerindendir. Meryem’i kim himayesine alıp koruyacak diye kalemlerini (kur’a için) atarlarken sen yanlarında değildin. (Bu konuda) tartışırlarken de yanlarında (sen) yoktun.

45. Hani melekler şöyle demişti: “Ey Meryem! Allah seni kendi tarafından bir kelime ile müjdeliyor ki, adı Meryem oğlu İsa Mesih’tir. Dünyada da ahirette de itibarlı ve Allah’a çok yakın olanlardandır.”

46. “O, beşikte de yetişkin çağında da insanlarla konuşacak, salihlerden olacaktır.

47. Meryem, “Rabbim! Benim nasıl çocuğum olur? Bana erkek eli değmedi ki!” dedi. “Evet öyle!” dedi. Allah tercih ettiği şeyi yaratır. Bir işe karar verdi mi sadece "Ol!" der, o şey oluşur.”

48. “Ve Allah ona kitabı, hikmeti (akıl ve bilim ışığında kitap ile hükmetmeyi), Tevrat ve İncil’i öğretecek.

49. Allah onu, İsrailoğullarına bir Peygamber olarak gönderecek” (ve o onlara şöyle diyecek): “Şüphesiz ben size Rabbinizden bir mucize getirdim. Ben çamurdan kuş şeklinde bir şey yapar, ona (Allah’ın onun için yarattığı ruhunu) üflerim. O da Allah’ın izniyle hemen kuş oluverir. Körü ve alacalıyı iyileştiririm ve Allah’ın izniyle/emriyle ölüleri diriltirim. Evlerinizde ne yiyip ne biriktirdiğinizi size haber veririm. Eğer müminler iseniz, bunda sizin için elbette bir ibret vardır.”

50. “Benden önce gelen Tevrat’ı doğrulayıcı/tasdik edici olarak ve size haram kılınan bazı şeyleri helâl kılmak için gönderildim ve Rabbiniz tarafından size, bir mucize (Peygamberliğin belgelerini) de getirdim. Artık Allah’a karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin.”

51. “Şüphesiz Allah benim de Rabbim, sizin de Rabbinizdir. Öyleyse O’na ibadet edin. İşte bu, doğru yoldur.”

52. İsa, onların inkârlarını sezince; “Allah yolunda yardımcılarım kim?” dedi. Havariler: “Biziz Allah yolunun yardımcıları. Allah’a iman ettik. Şahit ol, biz müslümanlarız” dediler.

53. “Rabbimiz! İndirdiklerine inandık ve Elçinin yoluna girdik. Bizi buna şahitlik edenlerle birlikte yaz.” (dediler)

54. Onlar bir plân yaptı. Allah da bir plân yapar. Allah plân yapanların en hayırlısıdır.

55. Hani, Allah şöyle buyurmuştu: “Ey İsa! Şüphesiz, seni (onlar değil) Ben vefat ettireceğim/öldüreceğim ve seni (öldürerek ruhunu) kendi katıma yükselteceğim. İnkâr edip suikast düzenleyenlerin içinden, seni kurtaracağım ve sana uyanları, kıyamete kadar kâfirlerin üstünde tutacağım. Sonra dönüşünüz yalnızca Bana’dır. Ayrılığa düştüğünüz şeyler hakkında, aranızda Ben hükmedeceğim.”

56. “İnkâr edenlere gelince onlara dünyada da ahirette de şiddetli bir şekilde azap edeceğim. Onların hiç yardımcıları da olmayacaktır.”

57. “İman edip faydalı bir işi en iyi şekilde yapanlara gelince, Allah onların ödüllerinin tam karşılığını verecektir. Allah zalimleri sevmez.”